Akciğer kanserinin 7 belirtisi nelerdir?
Dünyada hayati tehlikeye en fazla neden olan kanser türü olarak bilinen akciğer kanseri, vücutta meydana gelen küçük değişikliklerin önemsenmesi ile erken dönemde teşhis edilebiliyor.
Ne tür gıdalar akciğer kanseri riskini artırıyor?
Sigara içen kişilerin “A vitamini ve beta karoten” yönünden zengin gıdalar tüketmesi, akciğer kanseri riskini artırıyor.
Beta karoten A vitaminin öncül maddesidir. Karaciğerde depolanır ve ihtiyaç duyulduğu zaman A vitaminine dönüşür.
Beta karoten içeren gıdalar hangileri? Sigara içenler dikkat!
Sigara içenlerin beta karoten takviyeleri almamaları gerektiğine dair yapılan uyarılar vardır. Sigara içen kişilerin beta karoten takviyesi almaları akciğer kanseri olasılığını artırmaktadır. Beta karoten meyve ve sebzelerde bulunur.
Ispanak, marul, lahana, brokoli, kavun, şeftali, havuç, kayısı, kırmızı ve yeşil biber beta karoten açısından zengin gıdalardır. Genel olarak sarı, turuncu ve koyu yeşil sebzeler ile sarı turuncu meyveler beta karoten içerek yiyeceklerdir.
Belirtileri tanımak ve akciğer kanserinin en önemli nedeni olan sigaradan uzak durmak, hastalık ile mücadelede büyük rol oynuyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Emin Gökhan Kandemir, “17 Kasım Dünya Akciğer Kanseri Günü” öncesinde akciğer kanserinin belirtileri ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Her yıl 1.3 milyon kişi hayatını kaybediyor
Erkeklerde en sık görülen kanser türü olan akciğer kanseri, kanserden ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Günümüzde kanser vakalarına bakıldığında kalın bağırsak, meme ve prostat kanseri nedeniyle yaşamını yitirenlerin toplamından daha fazla kişi akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Dünyada her yıl 1.3 milyon kişi akciğer kanseri sebebi ile hayatını kaybetmektedir. Akciğer kanserinde erken tanı önemlidir; çünkü akciğer kanseri sıklıkla kemik, karaciğer, beyin ve böbrek üstü bezlerine yayılım göstermektedir.
Akciğer kanserinin 7 belirtisi
1) Sürekli nefes darlığı, hırıltılı solunum
2) Geçmeyen ve giderek kötüleşen öksürük
3) Kanlı balgam
4) İştah kaybı ve zayıflama
5) Göğüs ağrısı
6) Ses kısıklığı
7) Yutma güçlüğü
Yaş ilerler risk artar
Akciğerlerin her ikisinin ya da birinin dokusunda, anormal hücrelerin kontrolsüz büyümeleri ve çoğalması ile gelişen kötü huylu tümörler, akciğer kanseri tablosunu ortaya çıkarmaktadır. Akciğer kanserinde yaş önemli bir faktördür. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artmaktadır. Akciğer kanseri, 45 yaş altında nadiren ortaya çıkabilirken, genellikle 50-70 yaşlarında tanı konulmaktadır. Akciğer kanserinin kadınlarda görülme sıklığı da giderek artmaktadır.
Sigarayı bırakın riskinizi yüzde 50 azaltın
Önlenebilir bir hastalık olan akciğer kanserinden korunmak için öncelikle içiliyorsa sigara bırakılmalıdır. Sigarayı bırakmakla risk azalmaya başlar ve yaklaşık olarak 10 yıl sonra akciğer kanseri oluşma riski yaklaşık olarak yüzde 50 azalmış olur. Sigara içmemek ve sigara içilen ortamlardan uzak durmak akciğer kanserini önlemenin en basit yoludur. Akciğer kanseri vakalarının yüzde 85’inden sigaradan kaynaklanmaktadır. Günde tüketilen 1 paket sigara, akciğer kanseri riskini 20 kat daha artırmaktadır.
Doğru beslenme korunma ve tedavi için önemli
Akciğer kanseri konusunda yapılan birçok çalışma, günde en az 5 porsiyon meyve ve sebze tüketen kişilerde akciğer kanseri riskinin daha düşük olduğu göstermektedir. Akciğer kanseri riskini azaltan önlemler kadar kanser riskini artırabilen unsurlar da söz konusudur. Örneğin sigara içen kişilerin “A vitamini ve beta karoten” yönünden zengin gıdalar tüketmesinin riski artırdığı bilinmektedir.
Erken evrede başarı ile tedavi ediliyor
Akciğer kanserinin belirtileri ile karşılaşıldığında mutlaka doktora başvurulmalıdır. Ayrıntılı muayene, aile öyküsünün alınması ve uygun tetkiklerle tanı konulabilmektedir. Akciğer kanseri erken evrelerde tespit edildiğinde başarıyla tedavi edilebilmektedir. Akciğer kanserinde tedavi şekli; kanserin tipi, tümörün büyüklüğü, yerleşimi, yaygınlığı ve hastanın genel durumuna göre belirlenmektedir. Günümüzde modern tedavi yöntemleri sayesinde hastaların yaşam kalitesi ve süresi artmış durumdadır.